Ege Bölgesi’nde etkili olan kuraklık ve çiçek tutma döneminde yaşanan olumsuz iklim şartları nedeniyle bu yıl kestanede ciddi rekolte düşüklüğü yaşanıyor. Zor bir sezon geçiren üreticiler en azından fiyatlardan ümitli. İlk etapta toptan kilosu 130-140 TL’den satılan kestanenin tarladan sofraya giden meşakkatli yolculuğu Aydın ve İzmir dağlarını hareketlendirdi.
Türkiye’de en fazla kestane üretiminin yapıldığı Aydın ve İzmir arasında kalan dağlarda havaların serinlemesi ile birlikte hasat telaşı başladı. Aynı zamanda önemli bir ihracat ürünü olan kestanenin hasadı için ağaçlara tırmanan özel eğitimli işçi sayısı azaldı. Hal böyle olunca üreticiler, kestane çırpıcılarına mühendislerden daha fazla ücret ödüyor.
ERKEKLER ÇIRPIYOR KADINLAR TOPLUYOR
Türkiye’de en fazla kestanenin üretildiği Aydın’ın Köşk, Sultanhisar, Nazilli ve İzmir’in Ödemiş ilçesi arasında kalan dağlarda sırık sesleri yankılanıyor. Yüksekliği zaman zaman 60-70 metreye kadar ulaşan kestane ağaçlarına tırmanan erkekler tarafından çırpılan kestaneler kadın işçiler tarafından toplanıyor.
Traktörlerle dökek alanı adı verilen depolama alanına taşınan kestaneler burada kestaneler kozağındaki şerbeti alıncaya kadar bekletiliyor. Daha sonra özel makineleri ile dökek alanlarından çıkarılıp harmanlanan kestaneler, kalibre ve cinsine göre ayrıldıktan sonra işlemeye veriliyor. Türkiye'nin en önemli ihraç ürünlerinden biri olan kestaneler daha sonra değişik ülkeler ihraç ediliyor.
İŞÇİLİĞİ ZOR PARASI BEREKETLİ
Bölgedeki tarımsal üretimde işçiliği en zor ve en tehlikeli ürün olan kestanenin bereketli ve tonajlı bir ürün olduğunu belirten Ovacık Yaylası’ndaki kestane üreticilerinden Muhammet Palaz, bölgede etkili olan kuraklıktan dolayı bu sene pek çok meyvede olduğu gibi kestanede de rekolte düşüklüğü yaşandığını ancak her şeye rağmen üretmeye devam ettiklerini söyledi.