Sanat, toplumun geleceğini belirleyen sosyolojik faktörlerden birisidir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK,
"Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir. “ "Hepiniz mebus olabilirsiniz, vekil olabilirsiniz ve hatta Cumhurbaşkanı olabilirsiniz fakat, bir sanatkar olamazsınız.”
“Bir Millet, sanat ve sanatkardan mahrum ise, tam bir hayata malik olamaz” mesajını topluma vermiştir.
Bilim insanımız İbn-i Sina,
“Bilim ve sanat itibar görmediği toplumları terkeder” mesajını vermiştir.
Sanat, en geniş anlamda, yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak tanımlanır.
Eser, hayal gücü ve yaratıcılığın tezahürüdür.
Hayal ve yaratıcılık, kişinin ve toplumun gelişmesinde önde gelen yeteneklerdir. Bir insanın yeteneğinin gelişmesinde hayal ve yaratıcılığın önemi büyüktür.
Çevremize baktığımız ve incelediğimizde, toplumsal yaşam içinde kullanmakta olduğumuz tüm eşya, makine gibi madde ve malzemelerin, hayal ve yaratıcılık sonucunda eser olarak karşımıza çıktığını görürüz. Esasen, tüm soyut ve somut eserlerin tümünde bunu görebiliriz.
İnsan ve toplum arasındaki geliştirici ilişki, soyut ve somut eserlerin zenginliğine bağlıdır. Sanat bu zenginleşmenin gelişmesini sürdürülebilirliğini sağlamaktadır.
Atatürk’ün sözündeki “ tam bir hayata malik olamaz” ifadesi bunu anlatmaktadır. Toplumsal iletişimin sağlanması ve sürdürülebilmesi, tam bir hayata malik olmakla tezahür eder.
Sanat ve sanatçının toplum için önemini bilim insanı İbn-i Sina “ Bilim ve Sanat itibar görmediği yeri terkeder” demekle, bilim ve sanatın önemini vurgulamıştır.
Sanat, bir ülkenin ruhudur, ruh gıdasıdır diyebiliriz.
Sanat ve sanatsal faaliyetlerin küçüklükten başlayarak içselleştirilmesi bu noktada çok önemlidir.
Sanatsal faaliyetlerin, toplumun diğer fonksiyonlarını, idari yapısını geliştirici özelliği vardır. Demokrasinin gelişiminde en önemli etken sanat ve sanatsal faaliyetlerdir. Sanatın olmadığı bir yerde, çok renklilik, hoşgörü, saygı ve adalet gibi temel değerlerin gelişmesi mümkün olmaz.
Bireyin gelişmesi, toplumsal sistemi geliştirir.
Bireysel gelişimini tamamlayamayan ülkelerin, toplumsal gelişimi yakalayabilmeleri zordur.
Sanatın en önemli özelliği, bireyin içsel gelişimini sağlamasıdır.
İçsel gelişimini sağlayan bir bireyin hayata ve olaylara bakışı, beşeri ilişkileri; sevgi, saygı, hoşgörü ve mantık gibi yaşam ve düşünce yapısı zenginleşir.
Medeniyet olarak tarif edilen de “içsel zenginlik” tir aslında.
Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün hedef koyduğu “muasır medeniyetler” seviyesi; kişinin ve toplumun hayatın her alanına dair gelişimidir. Ve bu gelişimin, ilim, fen ve sanat ile olabileceğini işaret etmiştir.
Sanat, kişi ve toplumun zarafetidir.
Makale Yazısı-
SANAT VE TOPLUM
Yazar İsmail Serinkan - Mesaj Gönder
Yorum yazarak Manşet Aydın Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Manşet Aydın hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Manşet Aydın editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Manşet Aydın değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Manşet Aydın Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Manşet Aydın hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Manşet Aydın editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Manşet Aydın değil haberi geçen ajanstır.