STRATEJİK YÖNETİM VE POLİTİKA

Günümüzde, sıkça konuşulan bir kavram olan “ strateji” nin kelime kökeni; Latince de “yol” anlamına gelen “ stratum” ile, Yunanlı General Strategos’un adının birleşmesinden meydana gelmiştir.
Latince kelime anlamı ile ilk uygulayan komutan Yunanlı Generalin isminin birleştirilmesidir.
Türkçe’de satrateji, sürme, gönderme, götürme ve gütme anlamındadır.
Strateji, bilimsel bir disiplin haline gelmeden , sivil örgütlerde ve işletmelerde kullanılmadan önce askeri alanda ve İlk defa İngiliz Ordusunda uygulanmıştır. 19 yy başlarından itibaren sivil örgütler ve işletmelerde de uygulanmaya başlamıştır.
Son yıllarda, örgütlerde, örgüt yönetimlerinde, karar teorilerinde önemli bir uygulama alanı bulmaktadır.
İlk paragraftaki kelime kökenine göre, Latince kelime anlamı yol olan bu kavram ile, Yunanlı General Strategos’un uygulamasını günümüzde bir anlam yükleyecek olursak; yol ve yönetim uygulamaları olarak tercüme edilmesi uygun olur.
Sanayi Devrimi ile birlikte, Endüstri ve Ticaret de gelişmiştir. İnsanların yaşamını kolaylaştıran bir çok teknolojik ürün, bu dönemde piyasalara sunulmuştur.
Sürekli gelişen teknoloji, gelişen pazarlar, endüstri ve Ticareti cazip hale getirmiştir.
Yirminci yüzyıl başından sonuna kadar arzın talep gördüğü, sürekli taleplerin üretimi artırdığı, karlılığı artırdığı bir süreç yaşanmıştır. Yüzyılın son çeyreğinde piyasalar doyuma ulaşmıştır. Bu dönemden sonra yeni buluşların, yeni ürünlerin sunumu önem arzetmiştir. Bu süreç, İnovasyon anlayışının başladığı bir süreç olup; tüm firmaların Ar-Ge faaliyetlerine yoğunlaştığı bir süreci de beraberinde getirmiştir.
Çünkü, piyasalarda aynı üretimi yapan firmaların sayısı artmış ve rekabet yoğun bir döneme girilmiştir. Bu süreçle birlikte “strateji”nin önemi de artmıştır.
Tabi ki bu süreç, yalnızca işletme örgütlerini değiştirmemiştir. Devlet kurumları ve siyaset bu süreçten etkilenmiştir. Ve bu etkileşim, Stratejinin tüm örgüt ve kurumlarda uygulama alanı bulduğu bir dönemi başlatmıştır.
Geleceği öngöremeyen kurumların yaşaması zordur. Bu sebeple “ strateji” her örgütün yaşamsal bir faaliyet konusu haline gelmiştir.
Stratejik Yönetim; örgütün, karar, organizasyon, program, bütçe gibi faaliyet süreçlerinin; uygulanması ve sonuçlara ulaşılıp ulaşılmadığının değerlendirilmesi, kontrol edilmesi, düzeltilmesi ve bu aşamaların her safhasının kontrol edilmesi sürecini kapsar.
Stratejik planlamanın alanı örgüt ve çevredir.
Politika, yol gösterme ve belirlenmiş amaçlara ulaşmak için izlenen yol ve planlardır. Uygulamada ilkeler ve ilkeler toplamını oluşturur. İlke ve kurallar yorum yapma imkanı tanımaz ve oldukça katıdır. Politikalar sıkça değişmez.
Strateji, gelecekte meydana gelebilecek tüm olayların önceden tahmin edilmesidir. Bir nev’i öngörülerden oluşur. Belirsizlik ve kısmi belirsizlik ortamı vardır. Bu sebeple esnektirler ve sürekli kararlardan oluşurlar. Devamlı değişkenlik ve kesin bilinmezlik ortamında yürütülen bir faaliyettir.
Genellikle, politika ve strateji birbirlerine benzetilir. Bu doğru bir düşünce değildir. İkisine aynı anlam yüklenmesi doğru olmaz.
Özellikleri itibariyle,
Politikaların uygulama süreci kolaydır. Belirlenen kurallar üzerine yürütülen bir faaliyettir.
Strateji ise belirsizlik ortamında yürütülen bir faaliyet olup; uzmanlık ve sezgi, yöneticide olması gereken meziyetlerdir.
Karar alacak yöneticilerin, konu hakkında uzman olmaları, tecrübeli olmaları ve sezgisel davranabilmeleri gerekir.